Ana içeriğe atla

Şansmı? Doğal gübremi?Doğal şartlarda hangisi uygun? Sorun söyleyelim


1- Gunumuz sanatcilari sergisine neden basvurdunuz, bu sergiden beklentileriniz nelerdir?
Mrdere:Bu sergi için herhangi bir beklenti beslemedim,kendim ve yaptığım işleri paylaşmaktan başkada açıksasi bir şey düşünmüyorum.
2-Hayatinizi nasil kazaniyorsunuz, ne is yapiyorsunuz, islerinizden maddi
bir gelir sagliyor musunuz?
Mrdere:Para sanatımın dışında kalıyor ,sevmediğim işleri yaparak para kazanıyorum,Şu an resim öğretmenliği yada kurs hocalığı gibi işler yapıyorum,ve bundan nefret ediyorum.Yaşadığım çelişki susam sokağındaki bir skeci hatırlatıyor.Bir muz ve kaplan iş bulma kurumuna başvuruyorlar.Kurum bir sirk kaplanı olması için muza kürk giydirip kükretmeyi öğretiyor,arkada ki kaplanda (benim gibi) ben buradayım, ben buradayım diye bağırıyor.Kaplanı da (ne yazık ki ne yazık ki) muz kılığına sokup bir yerlere yolluyorlar.Zeka dediğimiz şey zamanın ve enerjinin doğru örgütlenmesi değil mi?Bunu (ne yazik ki)ender görüyoruz.
3-Sanat piyasasinda basarili olmaktan anladiginiz tam olarak nedir? Kimler
"kazaniyor-kaybediyor" ?
Mrdere:Sanat piyasası dediğimiz kavram çok geniş bir alan.içerisine baktığımızda galeriler kurumlar anlayışlar ve statüko giriyor,başarı kazanma ve kaybetme bu eksenin neresine dahil olduğunla ilişkili,öyle 100 kelimeyle anlatılacak bir iş değil,Ben ne yaparsam yapayım yaptığım şeyi dostlarım için yapıyorum, kazandığım manevi-maddi kazanımlarda dostlarım sayesindedir.bu anlamda bağımsız sanatçı insiyatiflerini çok önemsiyorum.
4-Turkiye'de yaratici emek ve fikir mülkiyeti konusunda acilen alinmasi
gereken önlem nedir?
Mrdere:Esasında çok çabuk çalınabilecek,harcanabilecek şeylerle uğraşıyoruz,ve değerler fikir eserlerine yapıtlarına sahip çıkan kurumların değil kişilerin insiyatifinde ve insan faktörü devrede,bu da tabi ki güvensizlik yaratıyor.Ama eleştiren ve yaptığı işe çok sahip çıkan insanlar var,bu da bir gerçek
5-Sanatin hem herkese ulasmasini istemekle hem de ondan para kazanmak
istemek birbiriyle çelişen durumlar-tavirlar yaratabiliyor, sizce ileride
sizin bu dengede pozisyonunuz ne olacaktir.
Mrdere:Para gerçekten büyük bir gereklilik,bir yerden sonra yaptığınız üretimlerden sonra hakkınız olan şeyin size geri dönmesini istemez misiniz?Zaten para iş için gerekli,işte para için.bu sürekli döngü halinde bir birine kenetli iki halka gibi.Ben bir sanatçı olarak yaptığım işlerden para kazandığımı söylemem.Ben de bu dengesizlikte denge kurmaya çalışanlardanım,şimdilik böyle devam ediyor ama ilerideki günler ne getirir bilemem.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

The Language Habitat: an Ecopoetry Manifesto

The Language Habitat: an Ecopoetry Manifesto By James Engelhardt Ecopoetry is connection. It’s a way to engage the world by and through language. This poetry might be wary of language, but at its core believes that language is an evolved ability that comes from our bodies, that is close to the core of who we are in the world. Ecopoetry might borrow strategies and approaches from postmodernism and its off-shoots, depending on the poet and their interests, but the ecopoetic space is not a postmodern space. An ecopoem might play with slippages, but the play will lead to further connections. Ecopoetry does share a space with science. One of the concerns of ecopoetry is non-human nature (it shares this concern with the critical apparatus it borrows from, ecocriticism). It certainly shares that concern with most of the world’s history of poetry: How can we connect with non-human nature that seems so much more, so much larger than ourselves? How can we understand it? One way

Art in İsolation Online Exhibition / Santa Clarita

Art in İsolation Exhibition Virtual  Link

Satın Alınamayan Ortak Kader “Yeni Normal”

Yeni normal.Şu günlerde oldukça duyduğumuz bu kavram  tuhaf ve ıssız olan bir uzamda huzursuzluğun kaygıya doğru  birleşme yarattığı noktada var olmakta.İçimizde bulunduğumuz gerçeklik şimdilerde böyle tarif ediliyor.Acaba gerçekten böyle mi? Yeni ve normal mi?Yeni olan gerçeklik acaba normalleştirici mi?  Bugünlerde çoğu insan nasıl normalleşeceğimiz konusunda tartışıyor, kakafonik tarzda bu tartışmalar hiçbir  şeyin eskisi gibi olmayacağını ifade eden gürültülü haber bültenlerine yakın benzerlikte yorumlarla beraber buharlaşıyor.Aslında anlamların, kavramların,temsillerin ağına yakalanan  vahşi anlamsız  bedenler olduğumuz gerçeği (Erasmusvari tabiriyle bir  “homo bulla”)ile karşı karşıyayız.Bunun yanı sıra insan hayatında korku ve izalosyonun tam ortasındayken derin ve olumlu bir değişim olabileceği inancıyla uyanıyoruz.Kapitalizmin rasyonalitesi ve şiddetli sonuçları olan ırkçılık, cinsiyetçilik ve eşitsizlikle karşı karşıya kalan insanlar olarak kendi “elleriyle” işledikler